Kel kalmak kimden miras?
1 sayfadaki 1 sayfası
Kel kalmak kimden miras?
Kel kalmak kimden miras?
İbrahim Balta'nın Haberi:
Halk arasında babada kellik varsa oğlunda da görüleceği inanışı yaygın.
Ancak bilimsel veriler kellikte erkeklerin babaya değil dayıya
çektiğini gösteriyor.
Acıbadem Hastanesi Saç Ekim Merkezi uzmanı estetik ve plastik cerrah
Dr. Nuri Soysal, "Erkeklerde saç oranı testesteron (erkeklik) hormonuna
bağlı.
Bu hormonun seviyesini yüzde 90 oranında anneden geçen genler belirler.
Bu nedenle kellik öngörüsü için annenin ailesindeki erkeklere, babaya
değil dayıya bakılmalı." dedi. Dr. Soysal, anneden geçen kromozomların
saçlar için neden daha büyük öneme sahip olduğunun tam olarak
anlaşılamadığını söyledi.
Dr. Soysal'ın verdiği bilgiye göre kadınlarda saç dökülmesi ve kelliğe
nadiren rastlanırken, 25 yaş üzerindeki her dört erkekten birinde saç
seyrelmesi görülüyor. 50 yaşındaki erkeklerde bu oran yüzde 50'ye
çıkıyor. Ancak saç dökülmesi yaşla doğru orantılı değil. Kişide genetik
yatkınlık söz konusu ise saç dökülmesi 20'li yaşlarda başlıyor.
Dökülmenin en yoğun olduğu yaşlar 25 ilâ 35 yaş arası. 45 yaşından
sonra dökülme azalıyor. Bununla birlikte 40 yaşından sona başlayıp
hızla kelliğe varan durumlar da yaşanabiliyor.
Kelliğe yol açtığı düşünülen testesteron hormonunu erkek vücudunda
testisler, kadınlarda yumurtalık üretiyor. Bu hormon erkeklerde yüksek,
kadınlarda düşük oranda salgılanıyor. Erkeklerde kellik yüzde 95
oranında, testesteron hormonunun 'dihidrotestesteron' adı verilen
türünün genetik olarak kafa derisindeki saç köklerini etkilemesinden
kaynaklanıyor.
Aslında kafamızdaki her saç teli ömrünü tamamladıktan sonra dökülüyor.
Günlük 80 ile 100 adet saç teli dökülmesi normal kabul ediliyor ve saç
kendini yenilediği için sağlıklı bulunuyor. Ancak günde 100 adetten
fazla saç kılı dökülmeye başlamışsa bu anormal kabul ediliyor ve
sonuçta kellik ortaya çıkıyor.
Dr. Nuri Soysal saç ekim merkezlerinde ensedeki sağlam saçların buradan
köküyle tek tek sökülüp saçsız bölgeye ameliyatla fidan diker gibi
nakledilmesinin kelliğe çare olarak sıklıkla uygulandığını ifade
ediyor. Özel ince uçlu iğnelerle ense üzerinden ya da kişinin vücudunun
belli bölgesinden köküyle birlikte alınan kıllar, saçsız bölgeye
naklediliyor. Bu yöntemde ense üzerinde dikiş yok ve dikiş olmadığı
için dikiş izi de olmuyor.
Diğer bir yöntem ise dünyanın en ileri saç nakli kliniklerinde
uygulanan bir teknik. Bu yöntemde ense üzerindeki sağlıklı ve
dökülmemiş bölgeden sökülen saçlı deri, mikroskop altında doğal
yapıları bozulmadan uygun tekniklerle saç köklerine ayrılıyor. Daha
sonra seyrelmiş ya da tamamen dökülmüş bölgeye yerleştiriliyor. Plastik
cerrahiye uygun olarak yapılan dikiş izleri ancak saç tamamen
kazıtıldığında görülebiliyor. Dikişler, ameliyatı takip eden 15 gün
içinde alınıyor.
Genetik yatkınlık ana neden olarak görülmekle birlikte saç dökülmesine
neden olan veya dökülmeyi hızlandıran durumlar şöyle: Genetik, stres,
yanlış kozmetik kullanımı, ilaç (kanser ilaçları, fazla A vitamini
alınması), hormonal bozukluklar, ateşli hastalıklar, anemi, troid
hastalığı, demir ile çinko ve protein eksikliği.
İbrahim Balta'nın Haberi:
Halk arasında babada kellik varsa oğlunda da görüleceği inanışı yaygın.
Ancak bilimsel veriler kellikte erkeklerin babaya değil dayıya
çektiğini gösteriyor.
Acıbadem Hastanesi Saç Ekim Merkezi uzmanı estetik ve plastik cerrah
Dr. Nuri Soysal, "Erkeklerde saç oranı testesteron (erkeklik) hormonuna
bağlı.
Bu hormonun seviyesini yüzde 90 oranında anneden geçen genler belirler.
Bu nedenle kellik öngörüsü için annenin ailesindeki erkeklere, babaya
değil dayıya bakılmalı." dedi. Dr. Soysal, anneden geçen kromozomların
saçlar için neden daha büyük öneme sahip olduğunun tam olarak
anlaşılamadığını söyledi.
Dr. Soysal'ın verdiği bilgiye göre kadınlarda saç dökülmesi ve kelliğe
nadiren rastlanırken, 25 yaş üzerindeki her dört erkekten birinde saç
seyrelmesi görülüyor. 50 yaşındaki erkeklerde bu oran yüzde 50'ye
çıkıyor. Ancak saç dökülmesi yaşla doğru orantılı değil. Kişide genetik
yatkınlık söz konusu ise saç dökülmesi 20'li yaşlarda başlıyor.
Dökülmenin en yoğun olduğu yaşlar 25 ilâ 35 yaş arası. 45 yaşından
sonra dökülme azalıyor. Bununla birlikte 40 yaşından sona başlayıp
hızla kelliğe varan durumlar da yaşanabiliyor.
Kelliğe yol açtığı düşünülen testesteron hormonunu erkek vücudunda
testisler, kadınlarda yumurtalık üretiyor. Bu hormon erkeklerde yüksek,
kadınlarda düşük oranda salgılanıyor. Erkeklerde kellik yüzde 95
oranında, testesteron hormonunun 'dihidrotestesteron' adı verilen
türünün genetik olarak kafa derisindeki saç köklerini etkilemesinden
kaynaklanıyor.
Aslında kafamızdaki her saç teli ömrünü tamamladıktan sonra dökülüyor.
Günlük 80 ile 100 adet saç teli dökülmesi normal kabul ediliyor ve saç
kendini yenilediği için sağlıklı bulunuyor. Ancak günde 100 adetten
fazla saç kılı dökülmeye başlamışsa bu anormal kabul ediliyor ve
sonuçta kellik ortaya çıkıyor.
Dr. Nuri Soysal saç ekim merkezlerinde ensedeki sağlam saçların buradan
köküyle tek tek sökülüp saçsız bölgeye ameliyatla fidan diker gibi
nakledilmesinin kelliğe çare olarak sıklıkla uygulandığını ifade
ediyor. Özel ince uçlu iğnelerle ense üzerinden ya da kişinin vücudunun
belli bölgesinden köküyle birlikte alınan kıllar, saçsız bölgeye
naklediliyor. Bu yöntemde ense üzerinde dikiş yok ve dikiş olmadığı
için dikiş izi de olmuyor.
Diğer bir yöntem ise dünyanın en ileri saç nakli kliniklerinde
uygulanan bir teknik. Bu yöntemde ense üzerindeki sağlıklı ve
dökülmemiş bölgeden sökülen saçlı deri, mikroskop altında doğal
yapıları bozulmadan uygun tekniklerle saç köklerine ayrılıyor. Daha
sonra seyrelmiş ya da tamamen dökülmüş bölgeye yerleştiriliyor. Plastik
cerrahiye uygun olarak yapılan dikiş izleri ancak saç tamamen
kazıtıldığında görülebiliyor. Dikişler, ameliyatı takip eden 15 gün
içinde alınıyor.
Genetik yatkınlık ana neden olarak görülmekle birlikte saç dökülmesine
neden olan veya dökülmeyi hızlandıran durumlar şöyle: Genetik, stres,
yanlış kozmetik kullanımı, ilaç (kanser ilaçları, fazla A vitamini
alınması), hormonal bozukluklar, ateşli hastalıklar, anemi, troid
hastalığı, demir ile çinko ve protein eksikliği.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz